Odak: ‘İyilik İçin Blokzincir’ Prensipleri (Var Mı?)

Yazar: Duygu Kambur

 

Berlin Blokzincir Haftası’nda ‘İyilik için blokzincir ya da etki odaklı blokzincir nasıl olur, tasarım prensipleri neler olmalıdır”? sorularına cevap arayan oturumlar vardı ve bu oturumlara dair mini bir aktarımım olmuştu. Etki odaklı Web3 girişim ve projelerini haritalayan ve açık data olarak paylaşan Positive Blockchain, sürdürülebilir Web3 girişim ve projelere yönelik kuluçka gibi programlar yürüten Project Ark, ReFi çözümleri ile öne çıkan mobil öncelikli blokzincir Celo; Toucan’ın düzenlediği Re:Generate etkinliğinde bu konu üzerine bir oturuma ev sahipliği yaptı. Positive Blockchain öncülüğündeki inisiyatif; web3 proje, girişim ve toplulukların tasarım ve geliştirme sürecinde faydalanmaları için bir bir araç / çerçeve çıkarma çalışması yapıyor. Bu yazıda bu çalışmayı biraz daha detaylı paylaşıyorum. 

Bu konuyu iki adım etrafında ele alıyorum: 

  • Tasarımın fikir geliştirmeden kullanıcı ile buluşmasına kadar farklı aşamalarda ekipler için yönlendirici olması.

  • Tasarım prensipleri uygularken pozitif sosyal, çevresel etki yaratmayı merkeze almak ve bu doğrultuda ürünler, servisler, sistemler geliştirilmesi.

Web3’te tasarımı önceliklendirmek

Web3 teoride heyecan verici bir ‘ütopyaya’ işaret etse de, merkeziyetsiz teknolojiler baz alınarak üretilen ürünler, sistemler çoğumuzun günlük hayatında ulaşılabilir ve kullanışlı hale gelmediği sürece teoride kalmaya devam edecek. Günlük hayatımızdan başlayarak dönüştürücü etkilerini deneyimlemek ise kuşku ve soru işaretlerini azaltacak. Etrafımda baktığımda, insanların web3 gelişmelerini benimsememelerinde şunların öne çıktığını görüyorum:

  • Sürekli yeni ve karmaşık bir gelişme ile aşırı bilgi yüklenmesi.

  • Sayısız buzzword; ‘yeni’ ve ‘eski’ arasında yaratılan FOMO.

  • Kripto-broların borsadaki iniş çıkışlara verdikleri tepkileri, çok önemli satın alma tavsiyeleri ile Twitter’ı bile domine etmiş olması.

  • Üretilen işlerin aslında söyledikleri gibi merkeziyetsiz olmamaları ile söylenen ve yapılan arasındaki tutarsızlığın yarattığı, web3’ün ethosuna dair genel inançsızlık.

Web3'ün şu anki durumu çoğu insan için kapsayıcı olmayabilir, henüz kitle benimsemesinde kritik eşik aşılmamış olabilir. Ama insanlara bu gelişmelerin faydalı olduğunu hissettirmek ve -hatta bir adım daha geri gidelim- bu işlerin faydalı olması için daha fazla insanın bu alanda üretim yapmasını sağlamak için ne gerekiyor? Çözümün büyük bir bölümünün tasarım alanında yattığını düşünüyorum. Hem ürün, servis, sistemlerin fikir aşamasında hem de bu işlerin insanlarla etkileşime geçtiği aşamalarda tasarımın farklı yöntemlerini uygulamak daha kapsayıcı ve çeşitlikte işlerin, modellerin çıkmasını sağlayacak. Web3 teknolojileri baz alınarak yaratılan işlerin benimsenmesini kolaylaştıracak. 

Bu konuda derinlemesine okuma / araştırma yapmak isteyenler! Platform Design Toolkit’in Building Products and Protocols in Web3: A Playbook ve Consensys’un ile IBM’in eski tasarım direktörü Sarah Baker Mills’in Blockchain Design Principles makaleleri, fikir aşamasında tasarım odaklı düşünmeyi uygulanmaktan ürünün kullanıcı deneyimine kadar farklı tasarım aşamaları ve yöntemlerinin web3 ile kesişimini inceliyor.

‘İyilik için blokzincir’ akımında hangi prensiplerle tasarlamak?  

Yeniden dönelim ‘İyilik için Blokzincir’ inisiyatifinin çalışmasına. Blokzincir kitlelere ulaşma yolculuğundayken bireyler, kuruluşlar ve kamu kurumları arasında değerlerin yaratılma, paylaşılma ve saklanma biçimlerini yeniden tanımlıyor gibi görünüyor.

Enerji sistemlerinin iyileştirilmesi, yenilikçi demokrasi, finansal kapsayıcılık, adil sağlık hizmetleri, eğitimin demokratize edilmesi ve iklim değişikliğinin azaltılması gibi toplumlar ve gezegende olumlu sonuçlar üretecek birçok uygulama blokzincir teknolojileri üzerinde deneniyor. 

Eldeki bu dönüştürücü araçlar ve teknoloji ile büyük sorumluluk ve ikilemler geliyor: merkeziyetsizlik mi, kontrol mü, karar verme süreçlerinin zümrelerde sıkışması mı yoksa onları genele mi yaymak; anonimlik mi, verinin saklanması mı, gibi gibi. Positive Blockchain ekibinin öncülüğünü yaptığı inisiyatif, merkezi olmayan ve farklı sorumlulukları doğuran bu yeni gerçeklikte, alanın yaratıcıları / üreticileri için bir ilke ve değerler boşluğu olduğunu görüyor..

İnisiyatif, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri veya dijital araçlara yönlendirme veren Dijital Kalkınma İlkelerini pozitif etki için küresel kılavuzlar olarak görmeye devam etse de web3 alanında ortak tanımların eksikliğini de gözlemliyorlar.  

Bunun üzerine Nisan ayında kolektif bir çalışma için ilk çağrılarını yapıyorlar. Bu çağrı ile kullanıcılar, tasarımcılar, etki ve sürdürülebilirlik uygulayıcıları, akademi üyelerini bir araya geliyor. Katılımcı bir online atölye ile pozitif etki yaratacak web3 uygulamaları hangi prensiplerle tasarlanmalı, geliştirilmeli ve uygulanmalı üzerine ilk çıktılar oluşuyor. Online atölye dışında buluşmalarda da veri toplayan grup, bu kolektif çalışmayı daha sürdürecek.

Bence şu ana kadarki en önemli çıktı, web3’te işler tasarlarken yaratılacak pozitif etkiyi etkileyecek temaları içeren araç. Bu araç yeni ürün, servis, sistem tasarımı sürecindeki ekiplere doğru etkiyi yaratmada doğru verileri toplamaları için kolaylaştırıcı olabilir. Araçta yer alan temalar: Yönetişim, Veri, Kullanıcı Deneyimi ve Mimari (Architecture). 

Bir diğer önemli sentez, tasarım aşamasında dikkate alınması gereken öne çıkan kritik değerler: 

  • Erişebilirlik ve kapsayıcılık (katılımcı, eşitlikçi)

  • Gizlilik ve kendi kendine egemenlik -self sovereignty- (veri koruma, veri sahipliği)

  • Sürdürülebilirlik ve onarıcılık (sistemik etki)

  • Şeffaflık

20 farklı ülkeden 60 profesyonelin dahil olduğu atölyedeki üretimlere miro, sentezlenmiş haline notion üzerinden ulaşabilirsin. Bu çalışma bir sonuca ulaşmaktan ziyade zamanla daha fazla insanın katkısı ile gelişim odaklı. Dolayısıyla hala katkı / yorum vermeye açık. 

Yazıyı bitirmeden iki ekleme yapmak istiyorum. World Economic Forum’un yayınladığı Presidio Principles: Foundational Values for a Decentralized Future prensipleri de, IBM’in Blockchain as a force for good: Five principles to build trust and real value raporundaki çerçeve de etik tasarım için yönlendirmeler veriyor. Sen de bu alanda farklı çalışmalar üretiyorsan bizimle paylaş, bu alanın gelişimini yakından takip etmek istiyoruz. 

Previous
Previous

Merkeziyetsiz Bir Medya Mümkün Mü?

Next
Next

Odak: Blokzincirler Doğa Dostu Mu?