Odak: ETHBarcelona

Yazar: Utku Güven

 

“Barselona’da olan, blokzincirde kalır.”, 6-8 Temmuz’da Barselona’da düzenlenen Ethereum konferansının mottolarından biri buydu. Barselona’da olan Barselona’da kalmayacak. Çünkü ETHBarcelona’da neler oldu, size aktarmak üzere, oradaydık. 

Öncelikle Barselona ve benim bir ortak özelliğimiz var hikayede. İkimizin de ilk Ethereum konferansı. Barselona’yı bilmiyorum ama benim için epey heyecan verici bir durumdu bu. 

Ayrıca konferansın sayfasındaki not şunu diyordu, “Soon You Will Be Able to Live The Solarpunk Experience at Centre Convencions Internacional Barcelona (CCIB)” Evet, lütfen hit me with solarpunk! 

Solarpunk kavramının ne olduğunu merak edenlere hemen son iki senedir iklim krizi ve sürdürülebilirlik hakkında konuşup, yazıp çizdiğimiz Esmiyor’a davet ediyorum.

Steampunk ya da cyberpunk gelecek tahayyüllerinden farklı olarak insanlığın içini açacak, hem insanlığa hem içinde yaşadığımız tüm ekosisteme iyi gelecek bir bilim kurguyla karışık bir gelecek hayalinden bahsediyor Solarpunk akımı. 

Bir bilim kurgu tutkunu olarak, bilim kurgunun geleceğin teknolojilerini daha gerçekleşmeden hayal etme becerisine her zaman hayranlık duymuşumdur. 1927 yapımı Metropolis’in robotlarına, 60’lı yıllardaki Star Trek’in cep telefonlarına, 2001: A Space Odyssey’in Zoom toplantılarına hayranım. Bu ara herkesin dilindeki Neal Stephenson’ın 1992 tarihinde yayınlanan ‘Snowcrash’ kitabında ‘metaverse’ü tahmin etmesine de. Bu arada ‘Snowcrash’in hayalindeki ‘metaverse’ün tam olarak henüz gerçekleşip gerçekleşmediğini tartışabiliriz.

Nitekim blokzincir’in para birimi, değer saklama aracının (bitcoin) ya da programlanabilir para biriminin (ethereum) kullanımından önce, buna benzer bir teknolojinin kullanabileceğini tahmin eden bir bilim kurgu eseri yok. Barselona’da ilk Ethereum konferanslarını düzenleyen dostlarımız güzel bir yerden yola çıkmışlar bence de. Eğer solarpunk gelecek hayal ediyorsak, hatta inşa ediyorsak bunun temelinde blokzincir teknoloji olması beni şaşırtmaz. Metaverse değil bakın, blokzincir. Snowcrash’in bir cyberpunk, postcyberpunk türü olduğunu da unutmayalım. 

Müştereklerimiz ve blokzcincir

Gitcoin kurucularından Scoot Moore’un Sky Stage’de yaptığı konuşmada da tam olarak solarpunk bir geleceğin ‘müştereklerimizi’ kökeninden nasıl değiştireceğini dinleme fırsatı bulduk. Bu arada konfereansta ‘Sky’ (Gökyüzü) ve ‘Forest’ (Orman) isminde iki ana sahne vardı konuşma ve panellerin yapıldığı ve her iki sahnede çoğunlukla konuşmacı ve panelistlerin çıplak ayakla çıktığı gerçek çim ile kaplıydı. Küçük ama insanı ‘solarpunk’ geleceğin içine alan hoş bir ayrıntı. 

Teknolojinin ve doğanın ahenkle bir arada bulunduğu solarpunk geleceğin, herkesin kullanımına açık ve şeffaf blokzincir teknoloji sayesinde, ‘kamu mallarının’ tanımını nasıl genişletebileceği ve sürdürülebilir bir gelecek için birlikte kullandığımız ve yararlandığımız hizmetleri ve bunların ağını tüm insanlığın kullanımına nasıl yayabileceğine dair tespitler çok önemliydi.

Bu tespitlerin Moore’dan gelmesi aslında çok da şaşırtıcı değil, zira Gitcoin (GTC), Ethereum blokzincirinde faaliyet gösteren bir fon toplama platformu olarak, projeler, bağımsız geliştiriciler ve fon sağlayıcıların açık kaynaklı yazılımlar üzerinden bağlantı kurmalarını ve birlikte çalışmalarını sağlıyor. Gitcoin, Web3 ekosistemin önemli değer katan açık kaynak projelerinin sürdürülmesine de yardımcı oluyor. Fon sağlayıcılar, Gitcoin aracılığıyla Web3 ekosistemi için faydalı gördükleri projeleri destekleyebiliyor. Sadece teknik projeler değil, sosyal fayda sağlayan projeler de Gitcoin üzerinden merkeziyetsiz ve katılımcı bir şekilde fonlanabiliyor. Tam olarak yeni teknolojilerin, genel toplumsal fayda için ortak olarak gerçekleştirildiği bir ‘müşterek’ alandan bahsediyoruz. 

Teknolojinin insanlığın ızdırabı için kullanıldığı ‘cyberpunk’ gelecekten çok uzak, ‘solarpunk’ bir geleceğin başlangıcını temsil ediyor diyebiliriz Gitcoin için. 

Sosyal fayda için blokzincir 

ETHBCN’in sosyal fayda için geliştirilen blok zincir projeleriyle bir araya gelmek inanılmaz bir fırsattı. İklim krizininden, plastik kirliliğine, seçim güvenliğinin sağlanmasından, fon toplamaya kadar günümüzün en bela sorunlarına blokzincir ile nasıl çözüm geliştirebiliriz diye toplanan 2000 kişiden bahsediyoruz.

Konferansın da ana sponsorlarından olan CULT.DAO “Investing in the Relovution” sloganıyla dikkat çekiyor. Evet, bu arada internette bir araya gelen ve birbirini tanımayan bir grup insan milyonlarca doları yönetip, merkeziyetsiz bir geleceği oluşturacakları düşündükleri projelere yatırım yapıyorlar ve ‘solarpunk’ ve ‘sosyal fayda’ temalı bir konferansa sponsor oluyorlar. Bu zaten başlı başına buraya gelmek için iyi bir sebep. CULT.DAO üyelerinden birinin yaptığı konuşmaya ‘gizliliğini’ korumak için maskeyle çıkıyor, konuşmasının sonunda da Web3 komitesi içindeki en doğru insanlar olarak tanımladığı konferans katılımcılarını CULT.DAO’ya katılmaya çağırıyor. 

CULT.DAO üyesiyle küçük bir konferans anısı

Sosyal fayda projelerinize kripto varlık üzerinden fon bulabileceğiniz Giventh’in kurucusu Griff Green’in konuşmasında Katalunya’nın bağımsızlık mücadelesiyle blokzincirin ilişkisini dinliyoruz. Konuşmanın genel mesajı ise kripto hareketinin devlete alternatif üretme çabasından çıkıp, devletin yetişemediği alanları ikame eden sivil toplum ve yardım kuruluşlarının alanına girmesi gerektiği. Web3’ün milyar dolarları bulan sivil toplum sektöründe gerçek bir kullanım alanı bulabileceği.

Dipnot: Konuşma ayakta alkışlandı. 

Yine Giventh’dan Lauren Luz’un da katıldığı diğer bir panelde ise, etik kahve üretimiyle merkeziyetsiz finansı harmanlamış EthicHub’un kurucusu Metamask’tan James Beck ile buluştu. 

James Beck’in bu paneldeki ‘disclamer’ı özellikle dikkatimi çekti : “Bazı konulara Silikon Vadisi'nde olduğu gibi, ‘move fast, break things’ anlayışıyla yaklaşamayız. Mesela ‘dijital kimlikler’e. Bunların uygulamasına geçmeden önce bir etik çerçeve oluşturmalıyız.”

Ayı sezonundayız, moraller nasıl? 

Regenerasyon ve sosyal fayda sağlayacak projelerin konuşulduğu konferansta dönüşünde bir kaç arkadaşım şunu sordu: “Moraller nasıl?” Evet şu anda piyasalar kan ağlıyor, projelere fon bulmak düne göre çok daha zor. Bu sorunun cevabı için, Forest Stage’deki girişim sermayesi fonlarının kurucularının ve yöneticilerinin katıldığı - ve salonda oturacak boş yerin kalmadığı - VC perspektifinden ‘ayı sezonu’ paneline atıf yapmam gerekiyor sanırım. 

Ayı sezonunda herkesin daha seçici olacağı, fon bulmanın daha zor olacağı kesin. Ancak moderatörün salona bakıp “This doesn’t look bearish to me!” demesi de gayet manidardı. Açıkcası sadece bu panel değil konferansın genel atmosferi de herkesin karalar bağladığı bir matem alanı değildi. Güzel insanlar üretmeye ve inşa etmeye devam ediyorlar. 

Hatta ‘ayı sezonu’nda, sadece ‘moneygrab’ olan projelerden ziyade, gerçek hayat sorunlarına çözüm geliştirecek blokzincir projeleriyle karşılaşmak daha olası. 

Hepsini istiyoruz diyenlere

Tüm konuşmaları ve panelleri dinlemek istersen, ‘Sky’ ve ‘Forest’ oturumlarındaki tüm konuşmaları aşağıdaki Youtube yayınlarından izleyebilirsin:

SKY STAGE

FOREST STAGE

Previous
Previous

Röportaj: Yuser | Eunika Sot

Next
Next

Röportaj: Manticore Musk | D.S. DURGA